YAŞAMA SEVİNÇİ VE HAYAT

31.03.2017 19:40

Yaşama Sevinci = UMUTTUR=

Yaşam insanın hayat kaynağı olan umutların hedefidir. Bir insanın umut ve istekleri kişiyi yaşama bağlıyor. En etkin yaşam bağı sevgidir. Sevgi duygusu kutsal olduğu gibi değerli ve vız geçilmez tutkulardandır. İnsanın yaşama bağlı kalması için sevgi duygusuyla ruhunu olgunlaştırıp hayata hazırlaması gerekmektedir. Kin, öfke, hırs, hayatın her alanındaki amansız mücadeleler; insanın hayat akışını yavaşlattığı gibi, ağacın gövdesinde bulunan ve içten içe kemiren haşaratlar gibi çürütür. Çürümenin önlemi, hayat akışının hızlanması için sevgi duygusu ile hayata dört elle sarılmak gerekir. Güneşin doğuşunu, rüzgârların esintisini, doğanın güzelliğini, denizlerin mavisi ve göklerin muhteşem görüntüsünü sevgi duygusuyla kalplere nakış eden hayatın tadı bir başka olur.
İnsanın hayatında ki sevgi bağı büyüdükçe yaşamın anlamı daha da büyüyor ve hayatın anlamı daha iyi anlaşılıyor. İnsanları sevmek, canlıları ve cansızları değerince değerlendirip değer vermek, hayatın renklerini daha canlı güzellikleri de daha da belirginleştirir.



Bir çiçeği sevmek, ateşe dokunmak gibi değildir. Ateşi seyretmek bir güvercine dokunmaya benzemez. Denizdeki canlıları yerinde izlemek, toprağın kokusunu almak, ağaçların varlığını düşünmek, içindeki insan hasretini ve özlemini dile getirmek gibi sevginin birçok örneği vardır. Hayata bağlı kalmak, yeryüzündeki bütün canlıların ve cansızların anlamının sevgi ile geldiğini öğrenmek ve öğretmektir.



Yaşama sevinci ruhun özgürlüğüdür. Din, dil, ırk düşünmeden her dinden, her dilden ve her ırktan olan insanları, her çeşit canlıları hoş görüp sevmek insana yaşama sevinci verir. Kalbinde kin, öfke, hırs, haset bulunduran bir insan sevgiden nasip almamış demektir. Çünkü sevginin açık kapıları sadece bu tür yanlış duygularla kapanabilir. Sevgi tohumlarını ektiniz yüreğinizde ise sabırla bu tür yanlış düşünce ve hislerden uzaklaşırsınız. Sevgi ile dolu bir yüreğe yanlış duygular giremez, ama yanlış duygularla dolu bir yüreğe sevgi gibi kutsal duygu bir nevi temizleyici gibi girdiği görülmektedir.



Kin öldürür, öfke yıkıma sebep olur, hırs felaketlerin habercisidir. Haset ise bu üç kötü duygunun anahtarı olmaktadır. Haset ile ilk açılan kapı hırsın kapısıdır. Ardından hırs gelmektedir, daha sonra öfke ve en nihayetinde kine dönüşür. Sevginin olmadığı yerde bu felaketler zinciri halkaları ardı kesilmeden devam etmektedir. Kötü duyguların bir tek engeli sevgi bağıdır. Sevgi bağı hoş görü oluşturur. Hoş gördüğümüz her şeyde evrene güzellikler ve harikalar dağılır. Sevdikçe çoğalan, devleşen duygular zamanla aşka dönüşür. Aşka dönüşen duygu yolu kişiyi hakikate ulaştırır. Özün özü olur kişi. Yaratıcıya ulaşır ve bütünün parçası gerçek yerine kavuşur.


 

Geri

© 2014 Tüm Hakları Saklıdır.

Ücretsiz web sitesi oluşturun!Webnode