KRİSTALLERDE KIRILAN RAFİNE YANLIZLIKLAR

25.01.2015 13:55

Yalnızlık terk edilmişlik zamansızlık hissimidir? Ve her yalnızlıkta durgun durağan dingin sadelik midir?

Yalnızlıkla el ele kol kola yürüyen bence ışık oyunlarının en büyük yönetmeni zarafetin kavram olarak en önemli sembolü olan zamanı parçalara bölen tek büyüsü kristal ise yalnızlıkları da böler mi?

Yalnızlığın rengi sanırım kime sorarsak saralım değişmez. Alacağımız yanıt aynı olur diye bilmekteyim. Siyah ve beyaz. Fakat istisnalar kaideyi bozmaz derler renkli yalnızlıklar da yok değildir sanırım. Dünyaya gelen bahar sadece bir tek noktaya değil en ufak noktalara kadar kendini hissettirtir. Yalnızlık ta öyle olsa gerek tüm yaşamın en ücra köşelerine kadar hissettirir kendini.

Rafine yaşamlarda hayat insanın doğayla uyanışı gibidir. Yani nisan ayında başlar silkinir hafifler ve bunun sonucunda tıpkı uyuyan bir çiçek tomurcuğu gibi yeşerir. Doğa insan ruh ve bedeni harmanlayıp uyanışla tazeler.  Rafine yaşamda düzeni baştan kurar.

Doğanın sahip olduğu kendine has düzenin sırrı sanırım kusursuzluğunda saklı. Tıpkı bitkinin yeşili, toprağın kahvesi, denizin mavisi tüm bunlar doğanın ne kadar güçlü olduğunu vurgular.

Peki ya sizin yalnızlıklarınız tüm kristallerden kırılarak rafine bir yaşam olmaya rengi siyahtan gök kuşağına geçmeye hazır mı?

 

                                                                                                                              Tolga TURAN

Geri

© 2014 Tüm Hakları Saklıdır.

Ücretsiz web sitesi oluşturun!Webnode